Uzman Çavuşun Selamlama Yapmaması Cezasının İptali

Uzman Çavuşun Selamlama Yapmaması Cezasının İptali

İNTERNET SİTESİ:

(UZMAN ÇAVUŞUN SELAMLAMA YAPMAMASI CEZASININ İPTALİ)

T.C.

SİİRT İDARE

Kamu Hukuk

MAHKEMESİ

ESAS NO: 2022 /xxx

KARAR NO: 2023 /xxx

 Dava dosyasının incelenmesinden;  Siirt İl Jandarma Komutanlığında jandarma uzman çavuş olarak görev yapmakta  olan davacının, Şehit Bahattin Baştan kışlası iç bahçe B blok  mevkiinde Saat:11.00’de yürüyerek  telefonla konuştuğu ve elle selamlama yapmadığına dair  01.04.2022 tarihinde bölük komutanı J. Yüzbaşı E.E ve J. Uzm. Çvş. A.K tarafından tutanak tanzim edildiği; tutanak üzerine konu ile ilgili disiplin soruşturması yapılması için 05.04.2022 tarihinde (J.Asb.Kd.Üçvş ve  J. Asb. Çvş.’tan oluşan 3 kişilik)  heyet görevlendirildiği; Soruşturma üzerine tanzim edilen 13.04.2022 tarihli ve 2022/6 sayılı soruşturma raporunda; ” alınan beyanlar ve elde edilen belgelerin incelenmesi neticesinde J. Uzm. Çavuş kışla içerisinde B blok önünden elinde telefonla konuşurken  geçerken gerekli  dikkat ve özeni göstermediği, J. Yüzbaşı E.E. Görmediğinden gerekliselamlamayı yapmamasının geçerli bir mazeret  kabul edilemeyeceği değerlendirilmiş olup, personelin J. YüzbaşıE. E’nin yanından geçerken  gerekli selamlama kurallarına riayet etmediği  tespit edilmiş, J. Uzm. Çavuş Mevlüt Korkmaz’ın gerçekleştirdiği eylemin  7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin Kabul Edilmesine Dair Kanunun 8/3-a-15. Maddesine göre “selamlama ile ilgili olarak belirlenmiş kurallara riayet etmemek olacağı” yönünde kanaat bildirildiği; soruşturma raporundaki görüş doğrultusunda davacının  bu disiplinsizliğinin 7068 sayılı kanun Madde 8/3/a/15 “Selamlama ile ilgili olarak belirlenmiş kurallara riayet etmemek.” disiplinsizliğine vücut verdiğinden 3 günlük aylıktan kesme cezası ile  tezciye edildiği, söz konusu verilen ceza kararına yapılan itirazın  dava konusu  07/07/2022 tarih ve 11700569 sayılı işlemle  reddedilmesi üzerine  bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Kamu görevlilerinin disiplin cezasıyla cezalandırılabilmeleri için, evvelâ usulüne uygun şekilde bir soruşturma yürütülmesi,  soruşturma kapsamın kişinin lehinde ve aleyhinde olan her türlü delilin toplanması, deliller toplandıktan sonra Disiplin Amirliği’nce konunun değerlendirilerek bir işlem tesis edilmesi gerekmektedir.

Disiplin Amirliği’nce bir cezaî işlem tesis edilebilmesi için ise, isnad olunan fiile esas “hareketin” sübuta ermiş olduğunun, bütün şüphelerden arınmış bir biçimde soruşturmada açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.

İsnad olunan fiile esas “hareketin” sübuta erdiği, bütün şüphelerden arınmış bir biçimde soruşturmada açıklığa kavuştutulmamış ise, bu hâlde kişiye ceza verilmesi hukuken mümkün değildir.

Bakılan olayda; dava konusu disiplinsizlik eylemi nedeniyle yapılan disiplin soruşturması kapsamında tanık olarak beyanları alınan J.Uzm.Çvş R.K ve E.T’nin “davacının bir iki adım kendilerinden önce telefon ile konuşmak suretiyle yürüdüğünü, bölük komutanının kendisini çağırarak selam vermiyorsun ve telefon ile konuşuyorsun ” şeklinde beyanlarda bulunduğunu, tutanak içeriği ile diğer tanık A.K’nın davacının telefonla konuşarak bölük komutanına selam vermeden gittiğini gördüğünü şeklinde beyanda bulunduğu görülmektedir.

Yukarıda yer verildiği üzere disiplin cezası verilebilmesi için isnad olunan fiile esas “hareketin” sübuta ermiş olduğunun, bütün şüphelerden arınmış bir biçimde soruşturmada açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.

Bu durumda; olayın gerçekleştiği tabur komutanlığının kantin kısmında yukarıdaki tanık anlatımlarından davacının telefonla konuşmak suretiyle tanıkların önünde yürüdüğü, bir kişinin telefon ile konuşurken dikkatini telefon konuşmasına yoğunlaştırabileceği dolaysıyla dış çevre ile bağlantısının azalabileceği hususu da göz önünde bulundurulduğunda telefon ile konuşan davacının bölük komutanının görmediği, kaldı ki bölük komutanının davacıyı çağırması akabinde usülüne uygun selamlama eylemini gerçekleştirildiği anlaşılmakta olup, sabit olmayan disiplinsizlik eylemi nedeniyle tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmamaktadır.

Öte yandan, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu sonucuna ulaşıldığından, davacının işlem nedeniyle   yoksun kaldığı  parasal haklarının  işletilecek yasal faiziyle birlikte  ödenmesine  karar verilmesi  gerektiği sonucuna varılmıştır. Açıklanan nedenlerle; istinaf başvurusunun kabulüne.oybirliğiyle karar verildi.

Açıklanan nedenlerle, dava konusu işlemin iptaline, bu işlem nedeniyle   davacının yoksun kaldığı parasal haklarının dava tarihinden itibaren  işletilecek yasal faiziyle birlikte  ödenmesine,

BİR YORUM YAZIN

ZİYARETÇİ YORUMLARI - 0 YORUM

Henüz yorum yapılmamış.